UAM Basın Açıklaması
24 Mayıs 2022
Contact@uyghurstudy.org
Uyghurstudy.org
Yeni yayınlanan “Xinjiang Polis Dosyaları (Xinjiang Police Files)”, Çin rejiminin Doğu Türkistan’da yıllardır Uygurlara ve diğer Türk Müslümanlara karşı gerçekleştirdiği soykırımının boyutunu ve vahşetini kesin bir şekilde ortaya koyuyor ve yaşananları doğruluyor. Doğu Türkistan’daki polis bilgisayarlarının hacklenmesinden sonra elde edilen binlerce fotoğraf ve belge, Pekin’in uluslararası topluma anlatmakta olduğu “yeniden eğitim kampları” hikayesinin tamamen yalan olduğunu açıkça ortaya koydu. Belgeler, Uygur Müslümanlarının sözde “yeniden eğitim” kamplarında dayanılmaz işkence ve ağır cezalarla karşı karşıya kaldığını gösteriyor.
Kaynak: Xinjiang Police Files
BBC’nin yayınladığı belgeleri değerlendiren Uygur Araştırmaları Merkezi İcra Direktörü Abdulhakim İdris, “Komünist rejimin soykırımcı politikası artık kimsenin inkar edemeyeceği bir noktaya geldi. Uygur Müslümanları tüm dünyanın gözleri önünde katlediliyor. Çin’in soykırımına göz yuman herkes bu insanlık suçunun ortağıdır” dedi.
Bu yılın başlarında BBC’ye iletilen belgelerde 2018’de çekilmiş beş binden fazla fotoğraf yer alıyor. Kamplarda tutuklu Uygurların yanında fotoğraflanan coplu gardiyanlar özellikle dikkat çekiyor. Bu, Uygurların bu kamplarda “eğitildiği” yalanını bir kez daha çürütüyor. Dosyalar arasında kamplarda tutulan 60 yaşındaki Tacigül Tahir ve dini inançları nedeniyle on yıl hapis cezasına çarptırılan oğlu da yer alıyor. Belgelere göre anne Tacigül, alkol ve sigara içmemekle suçlanan oğlunun aldığı ceza nedeniyle kamplara gönderildi. Ayrıca diğer yüzlerce tutuklu, telefonlarına şifreli uygulamalar yükledikleri ve “yasak dersleri” dinledikleri için toplama kamplarına atıldı. Binlerce Uygur da fotoğraflarının çekilmesi için zorla kamplara getirildi. Tursun Memetimin ve Asigül Turgun da 2018’de fotoğrafların çekilmesinden beş ay sonra, altı yıl önce başkasının cep telefonundan “yasadışı bir konferansın kaydını dinledikleri” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Kampların en genç kurbanı, tutuklandığında 15 yaşında bir kız çocuğu olan Rahile Ömer. En yaşlı kurban ise 73 yaşındaki Anihan Hamit. Çin polisinin iç yazışmalarına göre, kampların tüm alanlarında silahlı görevlilerin bulunması gerekiyor. Kampların içindeki gözetleme kulelerinde makineli tüfekler ve keskin nişancılar bulunuyor ve kaçmaya çalışanlar vurularak öldürülüyor. Kamplarda tutulan tutuklular, hastaneye gözleri bağlı ve elleri kelepçeli olarak sevk ediliyor.
Uygur Araştırmaları Merkezi İcra Direktörü Abdulhakim İdris, Çin komünist rejiminin Uygur Müslümanlarına karşı gerçekleştirdiği soykırıma son verme mücadelesinin kararlılıkla devam edeceğini ifade etti. İdris, “Uluslararası toplumu ve Müslüman liderleri siyasi ve ekonomik çıkarlarından önce vicdanlarının sesine kulak vermeye çağırıyoruz, bu barbarlığı ancak birlikte hareket ederek durdurabiliriz” ifadelerini kullandı.
مركز حقوق الطبع والنشر لدراسة الأويغور - جميع الحقوق محفوظة